| Teknoloji akımları

Çocuklar ve teknoloji üzerine yaygın endişelerin çürütülmesi

| 25 Nov 2022
Paylaş

Günümüzün dijital çağındaki hemen hemen her anne babanın aklında aynı soru var: Teknoloji çocuklarım için güvenli mi? Teknoloji kullanımıyla ilişkili yaygın olarak tartışma konusu olan bazı çocuk gelişimi sorunlarına bir göz atın ve aklınızdaki endişelerin bazen neden gerçeklerden farklı olabileceğini öğrenin.

1. Sosyal izolasyon  

Çocuklar ve yetişkinler her geçen gün cihazlarıyla daha fazla zaman harcadıkça toplum olarak muhtemel sosyal izolasyon riskine duyduğumuz endişe de aynı düzeyde artmıştır. Çocuklar çevrim içi ortamda arkadaşlarıyla kolayca etkileşime geçebildiği için anne babalar, çocuklarının yüz yüze buluşma motivasyonlarının yavaş yavaş azalmasından endişe duyuyor. Amerika Konuşma, Dil ve Duyma Birliği’nin (ASHA) okul hizmetlerinden sorumlu direktör yardımcısı Lisa Rai Mabry-Price yüz yüze etkileşim kurma eksikliğinin sosyal iletişim becerileriyle ilgili sorunlara yol açabileceğini öne sürerek sözlerine şöyle devam ediyor: “Bu beceriler günlük etkileşimlerle gelişerek şekillenmekte ve bir konuşma esnasında nasıl sırayla konuşulacağının bilinmesini, mimiklerin kullanılmasını, bir yetişkine karşın bir bebekle nasıl konuşulması gerektiği gibi karşıdaki kişiye bağlı olarak konuşma tarzının değiştirilmesini ve uygun göz temasının kurulmasını içeriyor. Çocuklar pasif bir şekilde sadece ekrana baktığı için bu tür kişisel etkileşimler sınırlı düzeyde kalıyor.”  

Bunu da okuyun: FOMO (Fırsatı Kaçırma Korkusu) ile mücadele için 5 ipucu

Peki çocuklar gerçekten Mabry-Price’ın belirttiği kadar pasif mi kalıyor? ESET ile birlikte çalışan kültürel antropolog Mimi Ito, bunun böyle olmadığını belirterek çocukların aktif olarak yeni fırsatlardan yararlandığını ve teknolojinin güçlenmek için nasıl kullanabileceğini bize gösterdiklerini söylüyor ve sözlerine şöyle devam ediyor: “Gençlik, henüz çok fazla güce sahip olunmadığı ama yüksek zeka ve enerjinin yer aldığı bir dönem. Bu nedenle söz konusu enerji yeni ve tecrübeye açık bir şey için harcandığında gençler, teknolojiyi güçlenecekleri ve kendilerini ifade edebilecekleri bir araç olarak görmeye başlıyor.”  

Aynı şekilde anne babalar çocuklarının sosyal ilişkilerini tamamen çevrim içi ortama taşımalarından dolayı endişe duysalar da çocuklar cihazlarını nadiren gerçek hayatta kurdukları etkileşimlerin yerine kullanıyor. Bilakis çocuklar, ilişkilerine bir yarar sağlaması için aktif olarak teknolojiye başvuruyor. Dijital araçlar doğru bir şekilde kullanıldığında çocuklarınız ve arkadaşları arasındaki bağ daha bile güçlendirebilir. Örneğin, yüz yüze görüşemedikleri zamanda çevrim içi konuşabilirler veya birbirlerini arayabilirler. Çevrim içi ortam aynı zamanda çekingen çocukların yalnızlıklarını aşıp kolayca yeni arkadaşlarla buluşmalarını da sağlıyor. Dahası bilhassa özel ihtiyaçları olan https://edition.cnn.com/2020/02/22/health/special-needs-friends-app-trnd/index.html çocuklar için tasarlanmış, onların benzer deneyimlere sahip arkadaşlar edinmelerine yardımcı olan uygulamalar da bulunuyor. 

2. Dikkat süresi 

Teknolojiler, çocukları sürekli olarak birçok şeyi aynı anda yapmaya iten bir dizi işitsel ve görsel uyarana boğuyor. Zamanlarının çoğunu video oyun oynayarak geçiren veya çevrim içi ortamda çok fazla vakit geçiren çocukların tek bir işe odaklanma becerisi daha düşük olabiliyor. Çocukların hem video oyunu oynayıp veya podcast dinleyip hem de sosyal medyada dolaşırken bir yandan da televizyon izlemeleri anne babalar için pek de yabancı olmayan bir durum. Dr.Richard Restak'ın The New Brain:How the Modern Age is Rewiring Your Mind kitabında odaklanma sorununa yol açabilen böyle bir uyarıcı ortama çocukların ayak uydurmasının zor olabileceğinden bahsediliyor. Ulusal Sağlık Hizmetleri Psikologları Birliği de Tech ADD (Teknoloji Dikkat Eksikliği Bozukluğu) adında yeni bir dikkat eksikliği bozukluğuna dikkat çekiyor: “Beyin aynı anda tek bir işe veya göreve odaklanamayacak kadar yüksek düzeyde birçok işi aynı anda yapmaya genç yaşta eğitiliyor.” Teknoloji Dikkat Eksikliği Bozukluğu hem çocuklarda hem de yetişkinlerde görülebilir. Söz konusu kaynaklara göre, çocuğunuzun sınavlarda kötü not almasının veya sabrının azalmasının altında yatan sebep teknolojinin etkisi olabilir. 

Bunu da okuyun: Ödev yapan akıllı telefonlar Öğrenme uygulamaları, çocuğunuzun eğitimini riske atabilir mi? (İngilizce)

Ancak Deakin Üniversitesi Psikoloji Bölümü kıdemli öğretim görevlisi Dr. Sharon Horwood, günümüzde teknolojinin zorladığı bilişsel becerilerimizin kuşaksal istikrarı hakkındaki olumlu düşüncelerini şöyle aktarıyor: “Beyinlerimiz, şu anda yaptıklarını yapabilmek için binlerce yıllık bir süreçten geçmiştir. Tek bir kuşakta nüfus düzeyindeki bilişsel işleve ilişkin değişiklikler meydana gelemez.” Western Governors Üniversitesi’nin aşağıda belirttiği gibi çocuklarınız tek bir şey üzerine odaklanma sorunu yaşasa bile bu durum aslında onların eğitimi için faydalı olabilir: “Çalışmalar, teknolojiden faydalanmanın aynı anda birçok şeyin nasıl daha etkin bir şekilde yapılabileceği konusunda çocuklara yardımcı olduğunu gösteriyor. Aynı anda birçok şeyi yapmak hiçbir zaman tek bir konuya tam olarak odaklanmanıza imkan tanımasa da öğrenciler bir şeyi hem dinleyip hem nasıl not alınacağını veya gelecekte başarılı olmalarına yardımcı olacak diğer birçok şeyi aynı anda yapma becerilerini öğrenebilir.” Dijital araçlar doğru bir şekilde kullanıldığında öğrenme için güçlü araçlar haline gelebilir. Dahası video oyunları oynamak çocuğunuzun problem çözme yeteneklerini destekleyebilir. Çocuklarımıza teknolojiden korkmalarını değil onu kullanmalarını öğretmemiz gerekiyor. Çocuk ve teknolojiyle bağlantılı olarak “edtech” kavramı gittikçe dikkat çekici hale geliyor Çocuklara teknolojinin bir düşman değil kullanışlı bir araç olduğunu öğretmek, hem çocukların gelişimi hem de gelecekteki iş hayatlarında başarı olmaları için faydalı olabilir. Mimi Ito ise çocukların yeni alanlarda bilgi sahibi olduğunu şu şekilde ifade ediyor: “Çocukların daha da küçük yaşlarda kodlamayı öğrendiklerini, oyun modları ve teknoloji türleri oluşturduklarını görebilirsiniz.” 

Teknolojinin bir yere gitmeyeceğini çocukların daha da fazla teknolojiyle bir arada olacaklarını kabul etmemiz gerekiyor. Teknolojiyi sorumlu kullanan bireyler yetiştirmek hiç olmadığı kadar önemli. Bunu yapabilmek için çocukların teknolojiyi nasıl kullandığını kontrol etmemiz gerekiyor. İyi bir ebeveyn kontrol uygulaması, hem sizin hem de çocuğunuzun gelişmiş birer teknoloji kullanıcısı olma hedefine ulaşmanız için size önemli fayda sağlayabilir. 

Bunu da okuyun: Oynayarak öğrenme. Video oyunlarıyla çocuklarınızın hangi becerileri gelişir? 

3. Ebeveyn-çocuk ilişkisi  

Son olarak, anne ve babalar, teknolojinin çocuklarıyla aralarındaki ilişkiye zarar verebileceğinden dolayı endişe duyabilir. Gelişimsel davranışsal pediatrist Dr. Jenny Radesky ve Illinois State Üniversitesi profesörü Brandon T. McDaniel tarafından gerçekleştirilen bir çalışmaya göre çocuklar, teknolojinin etkisi altındayken saldırganlık, kızgınlık veya mızmızlık gibi davranışsal bozukluklar gösterebilir. Bu durum, “teknolojiyle ilişkili ebeveyn-çocuk etkileşimden geri çekilmek isteyen ebeveyni strese sokar ve ebeveyn-çocuk etkileşimleri sırasındaki söz konusu aşırı teknoloji kullanımı, zaman içerisinde çocuğun dışa açılma ve içe kapanma davranışlarını etkileyebilir.” Bu da daha fazla davranışsal güçlüğe yol açabilir.  

Bunu da okuyun: Çocuklara çevrim içi güvenliğin temellerini öğretmek

Ancak Radesky, aynı zamanda çocukların gösterdiği tepkisel davranışların başka sorunlardan da kaynaklanabileceğini öne sürüyor ve ekliyor: “Çocuk istediği ilgiyi alamadığı için tepki gösteriyor olabilir ve anne babasının tepkisini daha fazla çekebilmek için davranışını abartıyor olabilir veya anne babalarıyla istedikleri kadar karşılıklı bir şekilde oyun oynayamıyor veya konuşamıyor olabilir.” Psikolog Jarmila Tomková da çevrim içi uyaranların oldukça hızlı değiştiğini ve bu nedenle çocuğun beyninin bu geçişi çevrim dışı gerçekliğe uyarlamasının zaman alabileceğini ekliyor. Tomková, ayrıca bir çocuğun tepkisel davranışının altında birçok muhtemel neden yatabileceğini ve öfkesinin bazen sadece bizim onunla gerekli bağları kurduğumuza işaret edebileceğini söylüyor.  

Çocuğunuzla aranızdaki ilişkinin teknolojiden dolayı negatif yönde etkilenebileceğini düşünüyorsanız aileyle birlikte veya ekranlardan uzak bir şekilde yapılabilecek daha çok aktivite yaratabilirsiniz. Ancak ebeveyn-çocuk ilişkisinde teknoloji kaynaklı değişiklikler kaçınılmaz olsa da bu her zaman kötü bir anlama gelmemeli. Dijital cihazlar, ihtiyaç duydukları zaman çocuklar ile anne babaların birbirine mesaj atmalarını veya birbirini aramalarını sağlar. Böylece aslında aralarındaki ilişki güçlenebilir. Mimi Ito’ya göre bu iletişim imkanı “mükemmel duygusal destek” sunabilir ve bağımsızlıklarını yeni kazanan çocuklar ise evleriyle daha fazla iletişim halinde kalabilir.  

Soruyu farklı şekilde sormak 

Mimi Ito makalesinde, birçok anne babanın kendilerine yanlış soruyu sorduklarını belirliyor: “Teknoloji iyi mi yoksa kötü mü?” Ito bu endişenin farklı bir şekilde ifade edilmesi gerektiğini düşünüyor: “Bu soru teknolojiyi bir unsur olarak görüp tüm çocukların teknolojiyi aynı şekilde kullandığını varsayıyor. Teknolojiyi bizler oluşturup şekillendiriyoruz ve bunu iyi ya da kötü yapacak güce de bizler sahibiz. Ben şöyle bir soru sormayı tercih ederim: ‘Gençleri, teknolojiyi gelişimleri için kullanmaları konusunda nasıl destekleyebiliriz?’” Ito aynı zamanda anne babaların çocuklarını pasif tüketici olarak görmelerini de istemiyor. “Gençler ne teknolojinin pasif kurbanları ne de aciz bağımlıları. Gençler, farklı donanım ve ilgi alanları ile teknolojiyi yaratan ve bunu temsil eden bir kitle” Hiçbir anne baba çocuklarının güvenliğini düşünmeyi bırakmamalı ancak görünüşteki birçok negatif değişikliğin, beraberinde getirdiği pozitif değişiklikle dengelendiği de unutulmamalı. Bu tamamen teknolojinin sunduğu fırsatları nasıl kullandığımıza ve çocuklarımızı bu fırsatları iyi yönde kullanmaları için nasıl desteklediğimize bağlı.  

 

ESET Parental Control for Android ESET Parental Control for Android

İnterneti çocuklarınız için daha güvenli hale getirin

Android için ESET Ebeveyn Kontrolü

30 GÜN BOYUNCA ÜCRETSİZ DENEYİN

Aylık Bülten

Önerilen videolar

ChatGPT iletişim ve eğitimde nasıl devrim yaratıyor?

Söylediğiniz veya yazdığınız hemen hemen her kelimenin anlamını anlayan ve insana yakın bir dille yanıt veren bir makineyle sohbet ettiğinizi hayal edin. OpenAI tarafından geliştirilen gelişmiş bir dil modeli olan ChatGPT bunu vadediyor. Çoğu zaman bir insandan ayırt edilemeyen metinler oluşturma yeteneğiyle ChatGPT, araştırmacıların, geliştiricilerin ve genel anlamda herkesin dikkatini çekiyor. Ancak ChatGPT, çocuklarınızı ve onların eğitimini nasıl etkileyebilir?

Yapay zeka ile çocukların yaratıcılığını nasıl artırabilirsiniz?

Günümüzün çocukları küçük yaştan itibaren teknolojiyle iç içedir. Makine öğrenimi ve yapay zeka başta olmak üzere yeni teknolojiler, çocukların daha yaratıcı olmasına katkıda bulunabilir mi? Yapay zeka destekli modeller ilham veriyor, fikir üretmelerini sağlıyor ve geri bildirimde bulunuyor. Bu sayede çocukları, yaratıcılıklarını artırmaya ve alışılmışın dışında düşünmeye teşvik ediyor. Yapay zeka çocukların yaratıcı becerilerini nasıl geliştirebilir?

Algoritmalar bir çocuğunun dünya görüşünü nasıl etkiler?

Bir problemi çözmek için kullanılan talimatlar listesine algoritma adı verilir. Algoritmalar binlerce yıldır var, ancak son zamanlarda akıllı telefonlardan, dizüstü bilgisayarlardan, uygulamalardan ve web sitelerinden istediğimiz bilgileri ve çok daha fazlasını sağlamak için bilgisayarlarda kullanmaya başladık. Ancak özellikle fikirleri şekillendirme yöntemleri ve en önemlisi çocukların ve gençlerin dünya görüşlerini etkilemesi açısından algoritmaların olumsuz yanları da bulunuyor. Algoritmaların bu gücünü görmek için çocukların en çok kullandığı sosyal medya uygulaması olan TikTok’u örnek alabiliriz.